- "Niyetinde iyilik var ama yolun karanlık..."
- ―Luke Skywalker Son düello'nun ardından yapılan konuşmada
Darth Supreme ismiyle bilinen efsanevi Sith Lordu Darth Sidious'un oğlu Rafael Palpatine, Galaktik İmparatorluk'un parçalanışının ardından bir Sith İmparatorluğu kurup ölünceye kadar galaksiyi yöneten Sith'in Kara Lordu ve Güç'e hassas erkek bir insandı. Babasının yanında iyi bir devlet eğitimi aldı ve temel Güç becerilerinde ustalaştı. Darth Vader'ın öğrencisi olarak Engizisyon güçlerinin bir üyesi oldu ve bu süre zarfında aynı zamanda İmparator'un Eli ve Gözü olarak hizmet verdi. Luke Skywalker'ı avlamak için Dagobah gezegenine gönderilip yenilerek döndüğü için karbon bir hücreye hapsedildi. Hücresindeyken Güç ruhu olarak ölmüş Sith Lordlarından eğitim aldı ve aynı şekilde Güç ruhu olarak çıraklar eğitti. Darth Supreme, aynı zamanda İkili Yönetim sistemine son veren Sith Lordu'ydu. Klanlar Sistemi'ni oluşturarak YSS 39 yılında İkinci Galaktik İmparatorluk'u kurup yönetti. Jedi Düzeni ile olan çatışmalara son vererek galaksiye bir süreliğine barış getirdi. Ölümünden sonraları Sith'Ari olarak anılmaya başlanmıştı.
Biyografi[]
Babasının hizmetinde[]
- "Güç'ün kudretinden ne sadece aydınlıkla, ne de sadece karanlıkla yeterince faydalanabilirsin."
- ―Darth Supreme, çocuklarına
Rafael, babası Yüce Şansölye Sheev Palpatine'in, Naboo seyahatinde, Klon Savaşları'ndan kısa süre önce, atalarının çok bereketli memleketinde doğmuştu. Güç ile ilişkisi babası kadar kuvvetliydi fakat o, babası gibi değildi, sadece Güç'ün karanlık tarafına değil aydınlık tarafına da büyük bir ilgi duyuyordu, babası bu durumdan rahatsızlık duyuyordu fakat oğlunu yine de varisi olması için eğitti. Babasından çok iyi bir eğitim aldı. Hem siyasi, entelektüel hem de Güç üzerine. Hayatında gördüğü ilk ışın kılıcı Kont Dooku'nun kılıcıydı ve küçücük bir çocuk olan Rafael bu silahtan çok etkilenmişti. Dooku, çocuğa birkaç hareket öğretmişti ve bu ilk tanışıklık Rafael'in hayatının sonuna kadar kılıç kullanışını etkilemişti.
Güç'e olan hassaslığı kısa süre içerisinde Jedi Düzeni tarafından fark edilmişti. Babası tarafından eğitildiği Klon Savaşlarının sonlarına doğru olan dönemde, Jedi Ustası Mace Windu, onun bir kırılma noktası olduğunu sezmiş ve onu eğitimine almak istemişti fakat Şansölye oğlunun eğitilmesini istememişti. Babası Darth Sidious'un karanlık taraf'ın temeli üzerine olan eğitimini tamamladıktan sonra YSÖ 19'un sonlarında hala bir çocukken Darth Vader'ın eğitimine verildi.
Eğitim süreci[]
Supreme'in babası Sheev Palpatine.
Babası'nın çırağı Büyük Sith Lordu Darth Vader'ın eğitimi, sert ve bir o kadar iyiydi. Sadece Sith'in savaş sanatları ve felsefesi üzerine değil, politika, sosyoloji, tarih, Jedi'ların savaş sanatları, felsefeleri, iktisat ve pek çok entelektüel sayılan konularda dahi eğitim alıyordu. Rafael için en eğlenceli olan güç becerileri konusundaki eğitimiydi. Kolayca güç becerileri kavrayıp, onu ustasının tahmin edeceğinden çok daha iyi kullanıyordu. Bu ustasını ve babasını korkutsa da son derece umut vaat ediciydi. Jedi Zihin etkileme numaralarını öğrenmeye başladıkça, akıl oyunlarından ne kadar zevk aldığı fark edilmeye başlanmıştı. Nadiren de olsa başka çocuklarla iletişim kurmasına izin veriliyordu ve arkadaşlarıyla oyun oynarken bu becerileri onların üzerinde deniyordu. Hatta kendi kendine İllüzyon becerilerini biraz öğrenmiş ve bununla bir arkadaşını delirtmişti. Vader, ona yapacağı aydınlık taraf becerileri sınavlarında (bir yarayı iyileştirmek vs.) Kara Lord Darth Sidious'u da yanına çağırırdı. Eğer Rafael aydınlık tarafı kullanarak sınavı geçecek bir hamle yaparsa babasının Güç yıldırımlarıyla işkenceye uğrardı. İşkenceye dayanamaz ve aydınlık tarafı kullanmayı bırakırsa Vader tarafından Güç ile boğulurdu. Bu şekilde aydınlığı kullanırsa babası, kullanmazsa Vader tarafından işkence görürdü. Bu hem Rafael'i güç yıldırımlarına karşı dayanıklı yapmış hem de ona öfkeli ve acı içinde olduğu anlarda bile aydınlık tarafla iletişime girme becerisi vermişti.
Kılıç becerilerinde de hızlı bir gelişim göstermekteydi. Özellikle odağı, çocukluğunda gördüğü Kont Dooku'nın stili olan Form II üzerineydi. Bacak kaslarının iri ve hantal oluşu onu Ataru stilinde başarısız kılmaktaydı. Bu sebeple Form IV'te ki eğitimi yarıda bırakılmıştı. Eğitimi beklenenden kısa sürede tamamlamıştı ve bu hocası ve babasının onu kısmen de olsa rakip olarak görmesine sebep olmuştu.
Eğitim sonrası[]
Eğitimlerinin tamamını bitirdikten sonra aynı anda Engizisyon üyesi ve İmparator'un Eli olarak olarak atandı.
İlk Görev[]
Daha önce diğer Engizisyon üyelerinin elinden kurtulan Cal Kestis isimli Jedi'ı yakalaması için ilk görevine yollandı. Cal, daha önce Cere Junda'nın kendisini feda etmesi sayesinde, Darth Vader'ın elinden kurtulmayı başarmıştı.
Galakside süren bir aramadan sonra Cal'ın yeri olabilecek bir gezegen ile ilgili bir istihbarat alındı. Baş Engizisyoncu ile birlikte o gezegende arama yapan engizisyon ekipleri orada bir ufak tapınak buldu. Tapınakta altı genç Padawan ve dört holokrona ulaştılar. Çocuklar infaz edildi ve holokronlar ele geçirildi. Baş engizisyoncu, holokronları çözümleyemediği için engizisyon ekiplerine Kestis'i bulup onu getirmelerini emretti. Rafael ile son derece çekişme içinde olduğundan ekiplerin bazıları bizzat Rafael'in bazıları ise Baş engizisyoncunun komutası altında arama yapmaktaydılar.
Genç prense bağlı üç engizisyoncu, Kestis'i Bespin'in uydularından birinde tespit etti ve efendilerine haber verdiler, bu süreçte Kestis'i sadece takip ettiler. Rafael, mekiği ile bölgeye varana değin gizlendiler.
Rafael, bölgeye indiğinde bu genç Jedi'ın holokron şifrelerini öğrenmek için onun zihnine bir illüzyon yerleştirdi. Cal, ilk ustası Jaro Tapal'ı bu illizyonlarda gördü ve holokronun sırlarını Rafael'e kaptırdı fakat İmparatorluk Prensi bununla yetinmedi, Cal Kestis'i karanlık tarafa çağırdı. Cal'ın yaverleri uzun bir çabayla onu karanlığa düşmekten kurtardılar. İmparatorluk Prensi'nin önderliğinde Jedi'lar öldürüldü ve engizisyoncular cesetleri imha edip bölgeden ayrıldılar. Rafael, holokronları çözemese de onları ustası Darth Vader'a teslim etti. Bu durum Baş engizisyoncuyu çok rahatsız etti ve aralarındaki rekabet gittikçe kızışmaya başladı.
Engizisyonun parlak katili[]
Engizisyon bünyesinde ki şüphesiz en önemli görevi, Quinlan Vos ve Coleman Kcaj'ı öldürmesiydi. Quinlan Vos, 66. Emir'den sağ kurtulan, son derece önemli bir Jedi Ustasıydı. Coleman Kcaj ise dağılan konseyi'in bir üyesiydi. İkili bu katliamdan sağ kurtulduktan bir kaç yıl sonra birbirleriyle bağlantı kurmuşlardı.
Rafael, ilk görevinden kısa süre sonra bu ikiliyi, Alzoc III isimli buz gezegeninde buldu. Yanına siyah bir göz koruyucusu, beyaz bir oksijen maskesi ve birkaç zehirli gaz bombası aldı. Gezegene indiğinde yaptığı bir kaç günlük aramanın ardından ikilinin tam yerini bulmayı başardı. İki ustanın sığınağına geldiğinde bir kaç tuzağa rast geldi. Tuzaklara yakalanmadan ilerlerken Coleman'ın saldırısına uğradı. Onunla biraz mücadele ederken, Quinlan Vos'da dövüşe dahil oldu. Genç Palpatine, Coleman'ın saldırı konusunda ki becerisini bildiği için onu savunmaya zorlarken, Quinlan'ın ise, kendi tercih ettiği Form II'de becerikli olduğunu bildiği için onu ufak tefek illüzyonlarla dövüşten uzaklaştırmaya çalıştı.
İki tecrübeli usta kendisini zorlamaya başlayınca elindeki zehirli gaz bombalarını kullanarak rakiplerini kaçmaya mecbur etti. Bir gün içinde ikili için özel bir tuzak hazırladı. Coleman'ı saldırıya zorlayıp ona iki sivili öldürtecek ve onu karanlığa çekmeye çalışacaktı. Quinlan'ı ise illüzyonların yardımıyla arkadaşı ile dövüştürüp dikkatlerini dağıtacak ve ikisini de öldürecekti. Fakat Coleman düellonun yeniden başlamasıyla çabucak Rafael'in attığı yıldırımlarla ölmüştü. Rafael onun bu yıldırımları savuşturacağını ve ona saldırıp, önüne atacağı sivilleri öldürmesini umuyordu. Fakat arkadaşının ölümüyle öfkelenip, Rafael'e karşı beklenen saldırıyı yapan Quinlan olmuştu. Quinlan, Rafael'in önüne attığı sivilleri istemsizce öldürdü ve duygusal anlamda karmaşaya büründü. Bunu fırsata çeviren Rafael, onu Güç ile boğarak öldürdü ve zaferini ustasına iletti. Ustası bu başarıdan çok memnun oldu ve onu sıradaki görevlerine yolladı. Bu zafer onu Engizisyon içerisinde tartışılmaz bir otorite haline getirmişti.
İsyancıların hazırlığı[]
İsyancıların ilk hazırlıklarını haber alan İmparatorluk İstihbaratı, bu operasyonda bir güç kullanıcısına ihtiyaç duyulduğunu arz ettiği için bu göreve İmparator'un Eli unvanını taşıyan Rafael ve Mara Jade gönderilmişti. Rafael yanına yardımcı ajan olarak seçkin bir kaç stormtrooper seçmişti. Bu isimlerden birisi ileride bir Jedi Ustası olacak Kyle Katarn'dı. İsyan hazırlıklarını rapor etme, sabotaj ve baskın gibi görevler yapan bu ekip daha sonra hem Rafael ve Mara Jade'in yeni görevlere atanması hem de Kyle'ın asi kaçakçı Jan Ors ile tanışıp isyana katılması ile dağılacaktı.
Yeni avlar[]
Hem istihbaratçı olarak hem de İmparator'un eli olarak görev yapan Shira Brie ile birlikte Rafael'e bir kaç takip görevi verilmişti. İsyan için kaçakçılık yapan bir kaç grubu çökerttikten sonra Rafael, bu hücre sistemli organizasyonun bir güç kullanıcısı tarafından idare edildiği fikrine kapıldı. Gerçekten de organizasyonu Yahur yönetiyordu. Hoth gezegeninde ki bir casustan bilgi almak için yola koyulan ikili, buluşma noktasına vardıklarında casusun çoktan öldürüldüğünü gördüler. Bunun üzerine Rafael sinirlendi ve bunu yapanları takip etti. Galaksinin uzak köşelerine saklanmış bir suikastçıyı yakalayıp konuşturdu. Suikastçı ona Elze adını verdi. Rafael ve Shira, Elze ismini takip etmeye başladılar. Yavin sisteminde küçük bir gezegende bu adamın bağlantılarını keşfettiler. Shira ve Rafael isyana bağlı bir yer altı sığınağı buldu. Sığınakta ikilinin yolu ayrıldı, Shira bir Jedi Şövalyesi ile dövüşürken az kalsın ölüyordu, şanslıydı ki Rafael onu kurtarmıştı. Sığınağın liderini ele geçirdikten sonra ondan Yahur adında bir Jedi'ın bu işleri yönettiğini öğrendiler. Shira istihbarattan arkadaşlarından Yahur'u araştırmalarını istedi. Yahur'un Taspin III gezegeninde olduğu haberini alınca ikili hemen yola koyuldu. İkili onu bulup yüzleşti fakat Yahur kaçmayı başardı.
Fett ile görevler[]
Supreme ile Boba.
Yahur'u elinden kaçırdıktan sonra ceza olarak ışın kılıcını kullanamayacağı bir göreve atandı. Jango Fett'in zırhını andıran bir zırh donatıldı ve kendisini Mandalorlu bir kelle avcısı olarak gizlemesi ve Boba Fett ile birlikte isyancılara karşı bir ödül avcısı olarak mücadele etmesi emredildi. Bu süreçte genellikle casusları yakalamakla görevlendiriliyorlardı, bu durum isyan hareketini sıkıntıya soktuğundan ve Boba Fett'ten özellikle çekinildiği için boş istihbarat ve aldatmacalarla Rafael'den kaçınmaya çalışıyorlardı. Her ne kadar ne Boba ne de Rafael bu aldatmacaları yemese de üstlerinden gelen baskı onu boş kovalamacalara mecbur bırakıyordu. Bu süreçte Boba ile son derece dostane bir yakınlık kurmuştu ve bir Mandalor'un yaşantısını deneyimlemişti.
Yavin Savaşı[]
Ustası başarısızlığa pek tahammüllü sayılmazdı.
Yavin Savaşı esnasında bir filo yönetme görevi ile geri çağırılmıştı. Asilerin Altın Filo'sunu dağıtıp istasyona dönmüşken babasından yeni bir emir aldı. Kendisi acilen başkent Coruscant'a çağrılıyordu. Senato'nun feshedilmesinden doğan huzursuzluğun çığırtkanlarını bulması için çağırılıyordu ve yanına bir stormtrooper birliği verilecekti. Başkente varamadan Ölüm Yıldızı I'in imha edildiği ve Büyük Moff Wilhuff Tarkin'in öldüğünü öğrendi. Fakat Güç'te ustasının ölümünü hissetmemişti. Başkente varınca hızlıca bir soruşturma yürütüp failleri buldu. Artık isyan kızışmıştı ve ödül avı veya başka oyalama görevi yoktu. Sonunda, kaçınılmaz olan Galaktik İç Savaş'ın göbeğinde hizmet verecekti.
Ma'an Savaşı[]
Amiral Thrawn ile beraber Mako-Ta'ya yol alan büyük bir asi filosunu Ma'an sisteminde köşeye kıstıran Rafael, çetin bir savaştan sonra asileri Hoth'a doğru sürdü. Bu savaşta Allecto III'e bizzat komuta etmişti ve gemi ona bir süre boyunca sancak gemisi olarak hizmet edecekti.
Dakota Hücumu[]
Vader gerek görürse bizzat sahaya inerdi.
Ustası Darth Vader ve kurmaylarından General Rom Mohc'un ve Rafael'in iyi geçindiği Amiral Thrawn'ın yönetimindeki Dakota Hücumu, Asi İttifakı'nın aldığı şüphesiz en ağır yenilgilerden birisiydi. Savaşın ardından asiler, Endor Savaşı'na kadar aynı anda uzaya çok sayıda gemi çıkartamamıştı.
Hoth Savaşı[]
Hoth Savaşı'nda küçük bir öncü birliğini yönetmişti. Siyah Mandalore yapımı bir kar kıyafeti ile donatılmıştı. Bölge üssüne karşı ilk saldırıları da bizzat yönetmişti. General Maximilian Veers ile kalkan jenaratörlerinin imhasınını gerçekleştirmesi ve bizzat Darth Vader'la birlikte üsse girişiyle savaşın seyrinde önemli rol oynamıştı. Üsse girmesiyle kar zırhını çıkartıp beyaz oksijen maskesini takmış ve üsten çıkana kadar zırhını giymemişti. Bunun sebebi zırhın ağırlığından rahatsız olmasıydı. Savaşın ardından son görevine yollandı.
Son Görev[]
- "Babanın senin için yeni bir görevi var. Belirleyici bir görev. Ölüm Yıldızını yok eden asiyi öldürmek."
"Yani senin öz oğlunu mu?"
"Babanın emirleri sorgulamak sana düşmez." - ―Darth Vader
Son görevi Luke Skywalker'ı avlamaktı, bunun için 2 adet engizisyoncu emrine verildi. Rafael bir kaç bağlantısını kullanarak Dagobah'a kadar iz sürdü ve rakiplerini bulup savaşa koyuldu. Engizisyonculardan birisi dövüşte kolayca öldü, diğeri ise hafifçe yaralandı. Rafael, Luke'u yenecekken Yoda, telekinezi ile Rafael'in göğsüne, ağaçtan kopardığı bir kazık soktu. Rafael'in yardımcısı olan engizisyoncunun yardımı ile ancak kurtuldu ve bu görevden mağlup olarak zar zor sağ çıktı. Dagobah bir şekilde ifşa olmamıştı çünkü Yoda onların -Rafael ve yardakçısının- hafızasında ki o bölümü silmişti. Bu onu ölüme daha da yaklaştırmıştı.
Hapsedilişi[]
- "Usta, onu öldürmeyin, o hala çok işimize yarayacak."
"Bir öngörün var demek, o zaman öyle olsun." - ―Darth Sidious ve Vader
Darth Vader, oğlunun çırağını yenmesinden hem buruk bir gurur hem de hayal kırıklığı duyuyordu. Neticede çırağı başarısız olmuştu. İmparator'a bunun haberini verdiğinde imparator önce kendisine bir rakip gördüğü oğlunun infazını istemişti fakat Vader bunu yapmadı. Rafael'e Korriban'a gitmesi emrini verdi. İmparatoru çırağını öldürmemek için ikna etti. Ardından imparator oğlunun karbona hapsedilmesini emretti ve öyle de oldu. Oğlu Rafael, karbona hapsedildi ve bedeni karbonda donarken ruhunu özel bir meditasyonla bedeninden ayırdı. Bir Güç ruhu haline gelen Rafael, aslında bu hamleyi tam olarak nasıl yapacağını bilmiyordu, can havliyle bunu başarmıştı.
Ruh eğitimi[]
Bir Güç ruhu olarak varoluşta uzun uzun gezdikten sonra Darth Nihilus'un ruhu tarafından fark edildi, Sithler güç ruhu olmayı çok nadiren başarırdı. Nihilus onu ölmüş Sith Lortlarının bulunduğu ruhani diyara getirdi ve orada Darth Bane, Marka Ragnos, Darth Revan gibi önemli isimlerin bulunduğu Ölüler Konseyi'nden eğitim aldı.
İmparatorluğun çöküşü[]
Endor Savaşı'nda Sidious ve Vader'ın ölmesinin ardından, Marka Ragnos ona Darth Supreme adını verdi. Eğitimi devam etmesine rağmen ona Sith'in Kara Lordu unvanı verildi. Yeni adına alışması zaman aldı ve babasının ölümü onu intikam için motive etsede irfanı arttıkça kendisini daha yüce bir amaca adama arzusuna kapıldı.
İlk Çırak[]
- "Sen, bir Sith olmak için gerekli güce ulaşabilirsin. Tek yapman gereken benim bilgeliğimden yaralanmak."
- ―Darth Supreme, Desann'a
Yeniden yükselmek için Jedi Düzeninden yeni ayrılmış Desann'ı çırak almaya uygun gördü. Onu biraz eğittikten sonra onu Lord Hethrir'in Yeniden Doğuş İmparatorluğu'na yönlendirdi. Orada Ustası için bir ordu kuracaktı. Desann bu orduyu kursa da, kibirli olduğu için Jedi Akademisi'ne bir saldırı düzenledi ve bu savaşta Kyle Katarn tarafından öldürüldü.
Yeni çıraklar[]
Desann'ın başarısızlığının ardından Darth Angvar adını verdiği Ilumlu bir maden işçisinin çocuğunu eğitimine aldı. Eğitimi tamamlandığında, onu Desann'ın Reborn projesindeki başarısızlığını telafi etmek ve çok sayıda Sith savaşçısı yetiştirmekle görevlendirdi.
Bir kaç yıl sonra Janrok ve kuzeni Ovud'u buldu. Ovud çırak olmak istemedi fakat Janrok bunu kabul edip ustasının yanında ikinci adam oldu. Eğitiminin ardından, suç organizasyonları aracılığıyla para kazanma ve askeri faaliyetleri kuvvetlendirme çabasına girdi.
Buna paralel bir zamanda Darth Revan, Revan adında bir torunu olduğunu Supreme'e anlattı ve onu eğitmesini söyledi. Supreme, çocuğu bulup eğitti ve onu düzen için savaşçılar bulmak veya eğitmekle görevlendirdi. Aynı zamanda diğer imparatorlukçu teşkilatları da kendisine bağlattı.
Buna paralel bir zamanda, eskiden emri altında bir askerken artık Jedi Ustası olan Kyle Katarn'ın oğlu Jack Katarn'ı gözüne kestirdi. Onu çeşitli manipülasyonlarla uzun uzun işledi. Genç çocuk kendini bildi bileli Supreme'in kıskacındaydı. Son hamlesiyle çocuğu yanına çektikten sonra bir süre onu Jedi Düzeni'nin içerisinde tuttu, bir yıl sonra ona düzenden ayrılıp yeni görevlere yolladı.
Yine tüm bunlara paralel olarak eskiden yakın korumalarından olan ve sürgünüyle birlikte yanında gelmiş bir askerin Melez çocuğu Azeluo Qeppua'nın sürekli karbon hücresini ziyaret etmesi onun dikkatini çekti. Çocuk yürüyebilmeye başladığından bu yana her gün Supreme'in hücresine uğruyor bölgeyi temiz tutuyordu. Supreme çocuğun bu sadakatinden etkilendi ve onu da yetiştirdi. Nihayetinde bir zamanlar kendisinin olduğu gibi çocukta bir İmparator'un Eli olarak hizmet edecekti.
Kendi Yönetimi[]
İlk Sefer[]
Yükselişi için artık her şey hazırdı, İmparatorluk kalıntıları Tek Sith'in kontrolündeki Sith uzayına hücum etti. Bölgenin en önemli yerlerinden olan Ziost gezegeni ele geçirildiğinde sıra Korriban'a gelmişti. II. Revan, Angvar, Janrok, Courageous ve daha nice Sith Lordu bizzat bölgeye ulaştı. Genç Azeluo, Supreme'in karbon hücresini gizlice olduğu yerden kaçırdı ve Darth Courageous'ın yanına getirdi. Burada karbon çözüldü ve eski bir Sith ayini ile Supreme bedenine geri döndü. Uyandığı zaman İkinci Galaktik İmparatorluğun kuruluşunu ilan etti ve yeniden kurulan İmparatorluk Ordusunu Korriban'ın kalanını ele geçirmekle görevlendirdi. Saldırının başlangıç zamanında eski meslektaşı Lumiya'nın Sith'lerini yanına çağırdı, Lumiya bu teklifi kabul etti ve yanına Darth Caedus'u alarak bölgeye ulaştı. Yaklaşık bir haftadır bedenine alışmaya çalışan İmparator dinlenmeyi bıraktı ve bizzat bölgeye indi. Sith tapınağı'na ulaştığında kendisini Darth Krayt ve gözde öğrencisi Darth Talon bizzat karşıladı. Krayt ve yandaşlarına karşı yapılan düello'da genç imparatorluğun imparatoru zafer kazandı ve Tek Sith'i başsız bıraktı. Yaklaşık üç hafta içinde Korriban gezegeni tamamen düştü.
Karşıtların Sonu[]
Krayt yenilmişti, müritlerinin bir kısmı galaksinin yeni hükümdarına boyun eğerken bazıları da ona karşı cephe almışlardı. Sith Uzayı boyunca saklanan müritlerin çoğu, eski Engizisyon lideri Darth Zozi tarafından yakalandılar.
Yakalanan esirler Supreme'in huzuruna getirildi. İmparator ibret olması için Korriban'da halka açık bir ceza töreni hazırlattı. Esirler sırayla meydanlara dizildi. Yüksek bir yerden kendisini gösteren İmparator, Darth Plagueis'tan öğrendiği ve geliştirdiği Midi-kloryan manipülasyonu ve Güç süzüşüyle onların Güç ile olan bağlarını bozdu. Bir anda tüm güçlerini kaybeden yüzlerce kişiden bazıları daha sonra esir kamplarına bazılarıysa yaşadığı olayın şoku yüzünden akıl hastanelerine gideceklerdi.
Yavin Seferi[]
İmparator'un haşmetli ordusu
Tüm kuvvetleriyle beraber mevcut merkeze en yakın sistem olan Yavin Sistemini ele geçirmek için yola koyuldu. Jedi Ustası Tresina Lobi komutasında ki Cumhuriyet güçlerini uzun bir savaşla perişan edip sistemi tamamen ele geçirdi ve burayı bir sıçrama tahtası olarak kullandı.
Eve Dönüş[]
Amiral Yelld Charles ve Kumandan Han Solo'nun filoları Naboo gezegenini çepeçevre sarmış İmparatorluğu bekliyorlardı. İmparatorluğun en güçlü uzay kuvveti olan Güneş Donanması, bu filoları bir kaç saatte yarıp geçmeyi başardı. Amiral Charles, Darth Coxel tarafından esir edildi. Amiralden alınan istihbaratla gizlenmiş filolar da ifşa oldu ve çatışma şiddetlendi. Supreme bizzat TIE avcısına bindi ve savaştı. İt dalaşı esnasında Kumandan Han Solo ve Jedi Şövalyesi Aliovsky'i vurdu. Yalnızca Ali bu düşüşten sağ kurtuldu.
Ronin Savaşları[]
Supreme'in Mustafar'daki Ronin avı
Hızla zafer kazanılan seferlerden kısa süre sonra Naboo'da Darth Zozi ile evlendi. Bu hızlı yükselişın yaşandığı zamanda öğrencilerinden Darth Janrok, onun yönetimini tanımadı ve Bağımsız Sistemler Konfederasyonu'nu yeniden kurduğunu ilan ederek isyan etti, Sithlikten ayrılan veya atılanlar için o dönemde Ronin denildiği için bu isyan Ronin Savaşları adıyla tarihe geçmişti. Bu isyan sırasında pek çok Jedi ve Sith öldürüldü.
Coruscant Baskını[]
YSS 42 yılında Coruscant yakınlarında Janrok'u Gemisinde tuzağa düşürdü ve onu kılıç kılıca bir düello esnasında öldürdü. Janrok öldükten sonra gemisinden ayrıldı ve kendi filosuyla Janrok'un filosunu yok etti.
Savaştan bir müddet sonra eski adamı Kyle Katarn, onunla yüzleşmek için geldi fakat yenildi. Supreme ise onun hayatını bağışladı ve gitmesine izin verdi.
Galaksinin birleşmesi[]
Supreme'in devasa sancak gemisi Bürküt, Coruscant'da ki ana filodan ayrılırken.
Birkaç yılın ardından ordusunun başında Coruscant Seferine çıktı ve bu sefer esnasında Yuuzhan Vongların Naboo'ya saldırdığı ve yeni doğan evladını katlettiği haberini aldı. Acı haberi alan Galaktik İmparator, seferden ayrılıp yerine öğrencisi Darth Courageous'u bıraktı ve intikam için evini tekrardan fethetmek üzere harekete geçti. Vongları acımasızca katlederek ordusunu ilerletti.
Supreme'in gözü öfkesinden sararmıştı.
Bazı savaşlarda askerleri çarpışmamıştı bile. Vongların ele geçirdiği merkez şehirlerde bir bir ilerledi ve en sonunda ailesinin de bulunduğu saraya geldi. Çetin bir savaşla gücünün doruklarını gösteren Supreme, eşini yerde ağır yaralı halde gördü, çocukları ise kanlar içinde bir vaziyette öylece yerde duruyordu. Bu yüzden öfkesinden çıldırdı ve gezegenden kaçmaya çalışan Vong'ların gemilerini Güç ile paramparça etti. Ardından ailesini defnetti ve tekrar yola koyuldu. Yuuzhan Vong tehdidinin tekrardan ortaya çıkması sebebiyle, Jedi'lar ile uğraşmak istemediği için çocuğunun intikamını alır almaz Gemisiyle Luke Skywalker'ın peşine düştü. Skywalker'ı kendileri için anlamlı bir gezegen olan Dagobah'ta yanında 12 Jedi ile saklanırken buldu. 12 Jedi'ı yendi ve en sonunda Skywalker ile, uzun bir aradan sonra, tekrar yüzleşti.
Luke Skywalker ve Darth Supreme arasında geçen bir düellonun ardından Supreme galip geldi ve Jedi'ın canını bağışladı. Uzun soluklu diplomatik macera'nın başarılı olmasının ardından galaksi tek bir yönetim altında birleşti.
Abeloth[]
Galaktik İç Savaş sırasında genç Jacen Solo, geleceği değiştirmeyi amaçlamış ve istemeyerek Yıldızların Sevgili Kraliçesi Abeloth'u uyandırmıştı. Her ne kadar Luke'un bu tehditi durdurduğu sanılıyor olsa da pek çok kişi bunun yeterli olmadığını ve Abeloth'un döneceğini düşünüyordu.
Bu duruma önlem olarak İmparator, Abeloth'u kesin olarak öldürebilecek tek silah olan Mortis'in Hançeri'nin bulunması için Jedi ve Sith'lere emir verdi. Tabii bu durum Abeloth'un hiç hoşuna gitmedi ve galaksinin yeni hakimini öldürmek için bir tuzak kurmaya çalıştı fakat İmparatora sadakat sunmuş Nanuk bu durumu fark etmeyi başardı.
Darth Supreme, Abeloth'un tuzağını boşa çıkardı ve onu Güç'ü kullanarak mağlup etti. Ruh idaresini kullanarak onun benliğini hapsetmeyi başardı fakat bu durumda İmparator meditasyon halinde kalmalıydı. Hançer bulunana kadar aylarca meditasyonda kalan İmparator artık yorgun düşmeye başlamıştı. Nihayet hançerin bulunmasıyla YSS 49'da Abeloth'un varlığına kalıcı olarak son verdi.
Bu meditasyon kendisini çok yorduğu için yaklaşık bir ay boyunca dinlendi ve meditasyon sürecinde olduğu gibi devlet yönetimi bir süre hazırdaki bürokrasiye kaldı. Bu fırsattan istifade eden imparator aynı zamanda devlet yapısının kendisi ortada çok olmadığında ne yapacağını da gözlemlemesini sağladı.
Yedi Güneş seferi[]
Sistemi oturtmasının ardından, Jedi ve Sith'lerin en önemli görevi istila yollarını bulmak ve bu bölgeleri güvenceye almak olmuştu. Bir grup Jedi, Vong'ların galaksiye giriş yolunu Yedi Güneş Diyarı'nda bulmayı başardı ve Supreme bütün galakside seferberlik ilan etti.
Bütün orduyu sefer için hazırladı ve Yüce Komutanlık görevini çırağı Darth Courageous'a vermeyi seçti. Sefer'in başları oldukça iyi gidiyordu. Bu diyarla ilgili bilgiler arttıkça işler sarpa sarmaya başladı. Güç üzerinde güçlü olan Yüceliğin Dokuz Lordu seferi oldukça zorlaştırıyordu. Bu canlılar oldukça güçlüydü fakat kibirleri en büyük zayıflıklarıydı. Öyle ki kendilerini tanrı olarak görüyorlardı. Supreme bu türe karşı ilk kez Bada'yla yüz yüze gelmişti.
Bada'nın sonu[]
Darth Supreme, Bada'nın bir ışın kılıcıyla öldürülemeyeceğini biliyordu. Abeloth'u öldürmekte kullandığı Mortis'in Hançeri Bada'yı öldürebileceği tek silahıydı. Bada, Darth Supreme'le uzun uzun konuşmadı, kısa bir konuşmanın ardından hiddetle saldırdı. Supreme Güç becerilerini kullanarak Bada'dan sıyrıldı.
Bada, kendi güçlerini sonuna kadar zorluyordu. İsyanının ardından aldığı hasarlar yüzünden türdaşları arasında en zayıf kalan kendisiydi. Sith'in Kara Lordu Darth Supreme'le başa baş mücadele etmenin zorluğu Bada'yı delirtiyordu. Darth Supreme'se oldukça dikkatliydi. En ufak hatanın ölüme yol açacağını biliyordu. Sürekli kendi boyutunu değiştiren Bada oldukça dikkat isteyen bir hedefti. Motris'in hançerini kullanması için Bada'yı yakalaması lazımdı. O anda kendi becerilerini zorlayan bir karar aldı. Bada'yı Güç ile hareketsiz bırakırken, direnmesini önlemek için de illüzyonlarını kullanacaktı. Üstüne doğru atlayan Bada'yı Güç ile havada tutmayı başardı. Ardından Bada'nın zihnine girerek İsyan ettiği zamandan kalan travmalarını gün yüzüne çıkarmaya çalıştı. Zihni bulanırsa savaşamazdı. Fakat en önemli gücü zihinleri kontrol etmek olan bir canlının zihnine girmek oldukça zordu. Bunu yapabilmek için Darth Supreme kendisini o kadar zorluyordu ki artık göz bebekleri bile görünmüyordu. Burnu kanamaya başlasa bile sonunda Bada'yı tamamen etkisiz hale getirmeyi başardı.
Mortis'in hançerini burnuna sapladı, ve yorgunluktan yere çöktü. Yaralı ve zihinsel olarak çökmüş Bada, Supreme'in üzerine atladı. Supreme'î yaralamayı başarsa dahi Supreme'in Kılıcı onu savuşturmayı başardı. Mortis'in hançerini burnundan çıkarmayı ve bu sayede iyileşmeyi denedi. Fakat Hançere dokununca elleri yanmaya başladı. Hançere dokunamıyordu ve artık her saldırıya açıktı.
Supreme'de yaralarını iyileştirmek için Bada'ya karşı Güç süzüşü kullanıp onun bütün enerjisini çekmek için hamle yaptı. Buna direnmeye çalışan Bada kaçmaya çalıştı. Fakat her saniye gücünü arttıran Supreme onu yere yapıştırdı.
Mücadelenin sonunda Bada, Darth Supreme'in süzüşüne yenik düşerek yaşam enerjisini kaybetti. Bada'nın yaşam enerjisini emen Darth Supreme, bir Yüce Lord'u öldürdüğü için, halk tarafından, kehanetlerde anılan Bişomen olarak tanındı.
Boşanmak[]
Diyar'ın zapt edilmesinin ardından, imparatorun sevgili eşi, evliliklerinin yıkılışına sebep olan, gayrı meşru bir ilişki yaşamaya başladı. Boşanmaya giden süreçte, ceza olarak, Zozi'nin sevgilisi infaz edildi. Buna sinirlenen Zozi, Supreme'e meydan okudu fakat bu mücadele bir düelloya dahi dönüşemedi. Diğer Sith Lordları araya girerek Zozi'nin ölmesini engellediler ve tüm bunların sonucunda Zozi ve onun destekçileri sürgün edildi. Unvanlarına ve mallarının bir kısmına dokunulmasada haklarının çoğu ellerinden alındı ve her türlü seramoniden yasaklandılar. Supreme daha sonraları kendisine bir başka eş buldu.
Son savaşlara doğru[]
Vong'ların son saldırısından sonra Konsey Krizi patlak verdi. Verilen savaş kararı ile son bir sefer yapılacaktı. YSS 83 yılında Vong Karşı İstilaları ile Vong tehlikesini uzun vadede sonlandırmıştı. Bu savaşta yeni yapılan Ölüm Yıldızı'da kullanılmıştı. Vong sisteminde ki güneş havaya uçuruldu ve koca sistemin çekimsel ahengi yok oldu. Gezegenler birbirine çarpıştı ve koca bir Güneş sisteminin büyük bir kısmı yok edildi.
Son yıllar[]
İmparator, YSS 120'de eşini kaybetti ve bu sebeple üzüntüsünden hastalandı. Artık güçleri de zayıflamaya başlamıştı ve bedeni dayanamıyordu. Ne kadar güçlü olursa olsun, kendi bedeni yok olmaz değildi. Ruhu ile beden değiştirmek de istemediğinden, ağır hastalıklarla baş başa yıllarca boğuştu. Son yıllarında ayakta zor duruyordu fakat hala bir uzay gemisini yere çalabilirdi. Artık parlak çırağı Courageous ile arası da iyice bozulmaya başlamıştı. Çırağı, artık onun hükümdar olmaması gerektiğini düşünüyordu. Diğer öğrencilerinden Revan ise onun hükmüne daima sadıktı. Bu sebepten kendi öğrencileri arasında da çekişmeler baş gösteriyordu. Artık ömrünün sonlarına doğru imparatorun bedeni iflas etmek üzereydi. Yıllarca savaşmış, kan dökmüş, yeri geldiğinde mecliste oturup konuşmuş, yeri geldiğinde demir yumrukla devletini yönetmişti fakat artık kendi bedenini bile yönetemez halde, sadece ölümü bekliyordu. O bunu istiyordu, galaksiyi kaostan ve işgalden kurtarmış ve yorulmuştu, artık etrafındakilere uzun bir uyku çekmek istediğini söylüyordu. YSS 135'te, o çok arzuladığı ölüm kapısını çaldı ve son nefesini verdi. Kendisinden sonra, yaşayan dünyaya karışmamıştı. Nereye defnedildiğiyse net olarak bilinmemektedir. Biri Naboo'da biri Korriban'da olmak üzere iki ayrı mozolesi bulunmaktadır. Fakat çoğu kişi Korriban'da ki mezarın bir sembol olarak orada bulunduğunu düşünmektedir. Ölümünün ardından öğrencisi Darth Courageous, yeni Sith'in Kara Lordu seçildi ve Korriban'da büyük bir tören yapıldı. Oğlu Isaac ise Galaktik İmparator olarak taç giydi.
Kişilik ve özellikler[]
- "Ben sadece iyi eğitimli bir adamım."
- ―Darth Supreme
Darth Supreme, savaşmaktan çekinmeyen, soğukkanlı, aklıselim bir kişilikti. Sağlam bir tek tanrı inancı vardı. Sith öğretilerine tam uymasa bile, bu düzenden ayrılmadı ve reformları ile kendine has bir Sith Düzeni oluşturdu. Sith Kodunu değiştiren tek Sith Lordu'dur. Supreme insan üstü güçlerle doğanın akışını bozmaktan haz duymazdı, bu sebeple öğrencilerine bu kadar üstün becerileri asla öğretmemişti. Ölüm gibi doğanın temel kavramları ile barışıktı. Becerileri onun Sith'Ari olarak anılmasına sebep olsa da o bu tip hitaplardan nefret ederdi. Hatta bu tip benzetmeleri kendisi için kullanan bazı kişileri ibret için öldürdüğü dahi olurdu. Ayrıca Wookie tüyüne ve Mavi Süt'e alerjisi vardı. MBTI kişilik tiplerine göre INTP kişilik tipini sergiliyordu.
Doğduğu gezegene son derece bağlıydı.
Nwûl'ut Yurtkawe Qwarutre Nun'Midwanre.
Dzwoljontu Chway Midwan.
Tave Qyâmun Asmen tikras'makn Jiso Meistras.
Tave tikras mekn châtsatul nu asha.
Qyâmun Meistras châtkalu tikras mekn.
Tave zavus asmen dzwoloksh meistras.
Zo zavus meistras tikrasm'nun Tengri.
Njort tikrasm'nun Tengri châtkal Wonoksh-nan.
İdari yapısı[]
Yönetim tarzı olarak, Vader ve Tarkin yöntemlerinin işlevsizliğini fark etmiş ve daha ılıman ama yine de tahammülsüz bir idari politika uygulamıştı. Art arda gelen başarısızlıklara zerre tahammülü yoktu. Supreme, aynı çok zamanda meraklı birisiydi, ilgisini çeken her şeyi kurcalardı. Çabuk sıkılan birisi olması, onun eğitim hayatında zorluklar çıkarmıştı. Halkını malı gibi görür ve o hissiyatla sahip çıkardı. Ona göre bir kişi sahip olduğu şeylerin güzelliği, niteliği ve sayısı kadar görkemli olabilirdi. Bu yüzden halkına iyi bakmış ve ülkesini daima güçlü tutmak için çaba göstermişti.
Sosyoloji çalışmaları[]
Sosyolojiye oldulça ilgili olan Rafael'in çalışmaları ve yorumları şunlardı;
Toplumda aile[]
Darth Supreme'e göre bir toplum yapısında bulunan en önemli kurum aileydi. Onun görüşlerine göre, aile yapısı bozulursa toplumda ciddi bir erozyon yaşanır ve bir kaç yüzyıl içerisinde o toplumun varlığı sona ererdi. Aynı zamanda aile sorunlarıyla boğuşan çocukların genellikle daha sorgulayıcı, eleştiriye tahammülsüz, sabırsız ve kişilik bozukluklarına yatkın olduğunu gözlemlemişti.
Toplumda gelenek[]
Toplumların birbirinden ayrışmasının temel unsuru olarak gelenekleri görmekteydi. Ona göre gelenekler akıllı otoriteler tarafından denetlenmeli ve düzenlenmeliydi. İnsana bağlı her organizma gibi kültür ve geleneklerde bozulmaya açıktılar ve bu durumların önlenmesi onun gözünde son derece önemliydi. Toplumu var eden şeylerin arasında geleneğin de önemli yeri olduğunu düşünürsek buna aciliyet vermesi de son derece olağandı.
Beslenme alışkanlıkları[]
Darth Supreme'in beslenme alışkanlıkları kendisine hastı. Çoğunlukla et ağırlıklı beslenirdi. Çatal bıçak takımı, pek çok soylunun aksine lüks değil gayet sadeydi. En sevdiği yemeklerden birisi Naboo'lu aşçılara ait bir yemek olan Sugati, en sevdiği içecekse Kımızdı.
Güçler ve yetenekler[]
Güç yetenekleri[]
- "O Güç'ün kendisiydi, o beklenen Sith'Ari idi."
- ―Bir Sith Tarihi uzmanı
Güç kullanımında kapasitesini neredeyse tamamen kullanabilen Darth Supreme'in maharetleri şunlardı:
- Güç İllüzyonu
- Öteduyum
- Güç gözü
- Psikometri
- Güç Yıldırımı
- Şifa
- Ruh idaresi
- Güç süzüşü
- Ehlileştirme
- Güç Absorbsiyonu
- Güç Girdabı
Midi-kloryan sayısı 19,800 civarındaydı.
Darth Supreme'in Güç Yıldırımı kuvvetliydi.
Güç becerilerini kavrayış şekli eğitimini sebebiyle diğer güç kullanıcılarından daha farklıydı. Güç'ü bir bütün olarak ele alır ve ihtiyacına göre kullanırdı.
Çoğu eğitimli Güç'e hassas kişilerin sahip olduğu zihin etkileme becerisi, sadece bir fikri empoze etme veya duyguları algılamanın ötesinde, Darth Nihilus'un yaptığı gibi pek çok canlıyı kukla yapabiliyordu. Bu becerinin bir alt dalı ve benzeri olan Güç İllüzyonu becerisi ise kullanmaktan en keyif aldığı beceriydi. Kişilere olmayan şeyleri gördürmek çocukluğundan beri hoşuna giderdi. İllüzyondaki ustalığı o kadar ileri seviyedeydi ki zayıf zihinli birisini aylarca başka bir boyutta sıkıştığı görüler göstererek kişinin direkt olarak akıl sağlığına zarar verebilirdi.
Basit bir beceri olan Telekinezi'yi kullanış şekli de oldukça farklıydı. Bir Jedi veya Sith genellikle Güç enerjisinin sızdığı cisimleri ve Güç'e bağlı canlılar üzerinde bu beceriyi kullandığından Yuuzhan Vong gibi Güç'ün içine sızamadığı canlılara karşı zayıf kalmaktaydılar. Supreme ise bu enerji akışının cisimlere doğal olarak sızmasını beklemek yerine istediği varlığın üzerine enerji yığar ve telekinetik becerilerini bu şekilde uygulardı yani bir oda dolusu Yuuzhan Vong başka birisi için Güç ile boğulması yada ittirilmesi oldukça güçken Supreme için Vong'ların etrafına Güç enerjisi yığmak ve onlara bu yığıntı enerjiyle istediğini yapmaktan ibaretti.
Kılıç becerileri[]
Çoğu ışın kılıcı formunda beceri ve yetkinlik sahibi olsa da genellikle Makashi tarzını kullanmaktaydı. Bu tarzı ilk defa küçüklüğünde, babasının çırağı Dooku'dan görmüş ve bu tarzı benimsemişti. Çocukluğundan beri beceremediği akrobatik beceriler gerektiren bir dövüş stili olan Ataru tarzını tercih etmezdi.Soresu gibi savunma odaklı tekniklerden ziyade Juyo tekniğindeki gibi saldırgan bir dövüş tarzı vardı.